Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği
-
- Business
Cinsel şiddet alanında toplumun farkındalığının artması ve cinsel şiddetten hayatta kalanlara yönelik hak ihlallerinin daha görünür kılınması için seminerler, atölye ve farkındalık çalışmaları yapıyoruz.
Cinsel şiddetle ilgili temel kavramlar, mitler ve mücadele biçimleri üzerine projeler gerçekleştiriyor ve bu projelerle toplumun çeşitli kesimlerine ulaşarak farkındalık yaratmayı hedefliyoruz.
-
G.U.’ya Karşı Türkiye Davası 2024 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kural 9.2 Bildirimi
G.U.’ya Karşı Türkiye Davası 2024 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kural 9.2 Bildirimi
- Giriş, mekanizmayı anlatma, neden gönderdik?
- G.U.ya karşı Türkiye Davası Nedir?
- Türkiye'deki durum
- Ne bulduk?
- Raporda neleri vurguladık, en önemli şey ne?
-
1- Kural 9.2. mekanizması nedir? Raporu neden gönderdik?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi G.U.ya karşı türkiye davası 2024 Gölge Raporu
Giriş, mekanizmayı anlatma, neden gönderdik?
9.2 Kuralı, Avrupa Komisyonu Bakanlar Komitesi’nin üye devletlere dair Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi kararlarının infazını denetleme sürecine Sivil Toplum Örgütlerinin
doğrudan katılımını sağlayan bir uluslararası insan hakları izleme mekanizmasıdır. Bu sayede Sivil Toplum Örgütleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmasıyla ilgili uluslararası ve ulusal alanda savunuculuk
yapabilmektedir.
Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği olarak, cinsel şiddet alanında uluslararası savunuculuk yapmak adına cinsel istismar konusunda, Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi tarafından Türkiye aleyhine ihlal kararı verilmiş G.U.ya karşı Türkiye Davası”na hazırladığımız raporla / başvuru yaptık.
Başvurumuzun amacı ihlal kararı verilen konularda Türkiye'deki gelişmeleri aktarmak, benzer ihlallerin devam edip etmediğine ilişkin gerçekçi, tarafsız ve şeffaf bilgi sunmak oldu. -
2- G.U.ya Karşı Türkiye Davası Nedir?
G.U.ya Karşı Türkiye Davası Nedir?
Davada başvuran, eski Türk Ceza Kanunu yürürlükteyken 2002 yılında bu kanunun 416. Maddesi- Reşit olmayanla cinsel ilişki suçu, 417. Maddesi bu suçun ağırlaştırıcı sebebi, 418. Maddenin 2. Fıkrası ise mağdurun psikolojik ya da fiziksel sağlığında bozulma meydana
gelmesi halinde cezanın artırılması, 430. Maddesi ise reşit olmayan bir kişiyi
kaçırma maddelerinden dolayı suça maruz kaldığını belirtmiştir.
Başvuran, Türkiyedeki makamların bu suçları etkili bir şekilde soruşturmaması sebebiyle başvuru yapmıştır. Başvuran, devletin bu suçları soruşturup cezalandırma yükümlülüğünü
yerine getirip getirmediğini sorgulamaktadır. Yeni Türk Ceza Kanunu’nda bu suçlara ilişkin düzenleme Türk Ceza Kanunu madde 103 ve 104’tür. Türkiye'de yürütülen yargılama sonucunda, başvuranın iddialarının doğru olmadığına karar verilmiştir. Ayrıca sanık hakkında olay tarihinden 4 yıl sonra alınan cinsel açıdan iktidarsız olduğuna ilişkin rapordan dolayı sanığın bu suçu işleyemeyeceği belirtilmiş ve sanık beraat etmiştir. -
3- Türkiye'deki durum
Türkiye'deki Durum
Türkiye'deki mevcut durum, raporumuzda detaylı şekilde yer verildiği üzere cinsel istismar
konusunda hala giderilmemiş pek çok ihlalin olduğu gerçeğidir. Bu ihlallerin başında bu tür davalarda soruşturma aşamalarının eksiksiz ve etkin yürütülmemesi, faillerin cezasız kalması, aile içi cinsel istismarın görünmezliği, çocukların adalete erişiminin kısıtlılığı, çocukların bu tür
davalarda ifadelerinin onları ikincil travmaya maruz bırakacak şekilde tekrar tekrar alınmasıdır. -
4- Ne bulduk?
G.U.'ya Karşı Türkiye Davası”ndan yola çıkarak biz de 10 farklı cinsel istismar davasını takip eden avukatlarla mülakat yaparak dosyaları inceledik ve bilgi aldık. Türkiye'deki durumda da anlatıldığı üzere, ihlallerin giderilmediği ve sayılan başlıklarda hala devam ettiği saptandı. Dava dosyalarından görüldüğü üzere bazı dosyalarda suçun faili ceza almazken, suçla doğrudan ilişkisi olmayan kişilerin göstermelik cezalar aldığı, soruşturma süreçlerinin etkin yürütülmediği ve
delillerin toplanmadığı, çocukların adalete erişimlerinin kısıtlı olduğu ortaya çıktı. Ayrıca cinsel istismar özelinde açılan Çocuk İzlem Merkezleri’nin her şehirde olmaması, bu merkezlerde çocukların yaşlarına uygun ifade alma usullerinin uygulanmasındaki eksikliklerin giderilmemesi ve kırılgan gruplar için adliye bünyelerinde açılan Adli Görüşme Odaları’nın kullanılmaması da başlıca ihlal konularından oldu. En önemli hususlardan birinin çocukların
kişilik haklarına yönelik saygınlığın korunması adına talep edilen, duruşmaların gizliliğinin ise her davada uygulanmadığı saptandı. -
5- Raporda neleri vurguladık, en önemli şey ne?
Biz de raporumuzda özellikle son yıllarda cinsel istismar özelinde kamu
kuruluşlarının veri paylaşmadığını, şu anda mevcut kaç tane cinsel istismar
davasının olup olmadığının bilinmediğini, veri eksikliğinin ise hala
giderilmediğini vurguladık. Ayrıca bu zamana kadar yapılmış ve veri içeren
raporlara raporumuzda yer verdik. Çocuklar için önleyici ve koruyucu
mekanizmaların işletilmediğini, çocukların adalet sisteminde ihtiyaç duydukları
desteğe erişemediklerini belirttik. Bulgularımız faillerin cezasız kalması,
aile içi cinsel istismarın görünmediği, soruşturma dosyalarının etkin
yürütülmediği, çocukların adalete erişiminin kısıtlı olması gibi alandaki
mevcut ihlaller bağlamında tutarlı çıktı.