Sevmek, Sevmek, sevmek
Listen now
Description
Bir şeylerden bahsetme; meselâ sevmekten. Allahû Tealâ’yı seviyor musunuz, sevgili kardeşlerim? Bizi seviyor musunuz? Öyleyse biliniz ki sizlerle bizim aramızdaki sevgi, Allahû Tealâ’dan dolaşarak bizden size ulaşır. Sizden de Allahû Tealâ’dan dolaşarak bize ulaşır. Bunun mânâsı; sevginin artarak ulaşmasıdır. Sevgili kardeşlerim, Allah’ı çok sevin. Ne kadar çok sevmeyi başarırsanız, o kadar çok mutlu olursunuz. O, Allah. Sizi, sizin onu sevdiğinizin kim bilir kaç bin katı fazla sizi sever. O’nun sevgisi bir sonsuzluktur. Bütün yarattıklarını sever ama siz O’nu ne kadar çok seversiniz, O da sizi, sizin O’nu sevdiğinizin kaç katı seviyorsa aynı miktarda arttırır yani basit bir rakam verelim. Siz Allah’ı bir birim seviyorsanız; Allahû Tealâ, sizi bin birim sever yani sizin sevginizin bin katı kadar size karşı sevgi duyar. Eğer siz Allah’a karşı sevginizi iki katına çıkarırsanız, Allahû Tealâ’yı iki birimlik sevmeye başlarsanız. Allahû Tealâ da sizi iki bin birimlik sever. Üç katına çıkardığınız zaman üç bin birimlik sever yani sizin sevgi artışınız, Allah’ın size karşı olan sevgisini de aynı oranda arttıracaktır. Hiç kimse Allah’ın kendisini sevdiği kadar, Allah’ı sevemez. O bizim sahibimiz, biz O’nun azatsız kölesiyiz. Siz de Allahû Tealâ’yı sevenlersiniz ve Allahû Tealâ tarafından sevilenlersiniz. Ne mutlu bizlere sevgili kardeşlerim; Allah’ın dostları olmak, Allah tarafından sevilmek, Allah’ı sevmek bir büyük mutluluk değil mi? Yoksa bize mi öyle geliyor? Güzelliklerden bir tanesi de bu değil mi? Allah’ı sevmek. O zaman ibadetlerinize dikkatle bakın., “Aman şu namazı kılayım da, omuzlarımdan yakamdan düşsün bu namaz da hemen çabucak bitireyim namazımı.” diye namaz kılan bir insanla, Allah için namaz kılan, namazdan zevk alan, o zevki; namaz zevkini; Allah’a karşı kıldığı namazın zevkini yaşamak için namaz kılan bir kişiyle namazı angarya olarak yapan; “Aman şimdi de sırası mı? Gene namazın vakti girdi, gideyim kılayım hemen, bitireyim namazı.” diye düşünen kişi  arasında, Allah’ın katında büyük farklılık oluşur, sevgili kardeşlerim. Allahû Tealâ kalbinizden geçenin hepsini bilir ve size verdiği değer; sizin Allah’a verdiğiniz değerin katlarıdır. Allah’a çok değer veren kişi; namazlarını, zikirlerini o namazdan ve zikirlerinden zevk alarak kılan birisidir. O kişi beyaz örtü altında zikrini yaparken yani virdini yaparken o sizlere anlattığım gök katlarını gözünün önünde canlandırmaya çalışarak, o zevki o heyecanı yaşayan birisi olmalıdır. Zikir; ibadetlerin en üstünü, en çok zevk verenidir. Kalp gözü açılanların kalp gözü hep zikirde açılmıştır. Gözleriniz kapalı olarak zikir yaparsınız; ama Allahû Tealâ gözünüzün önünde hare hare nurları harekete geçirmeye başlar. Gördüğünüz zaman büyük zevk alacaksınız.
More Episodes
Konumuz: Mürşid farzdır. Mürşid farz mıdır, değil midir? Allahû Tealâ bu suali sormamızı bile zahid görüyor. Tam on tane âyet-i kerime Kur'ân-ı Kerim'de, mürşidi olmayanın dalâlette olduğunu söylüyor. İrşad makamına ulaşıp tâbî olmayan kişinin dalâlette olduğunu söylüyor, 10 âyet-i...
Published 07/14/23
Published 07/14/23
Mutluluk. Allah bizleri bir araya getirdi; mutluluktan bahsetmek üzere. Allah’ın bizi ulaştırmak istediği yegâne hedef; mutluluk. Öyleyse sevgili kardeşlerim, bir defa daha beraberce şu zaman dilimi içerisinde benimle birlikte mutlu olmayı istemez misiniz sevgili kardeşlerim? Allah'tan...
Published 05/30/23