Tur Suresi Tefsiri Ali Kucuk
Listen now
Description
*52 TÛR SÛRESİ Mekke'de nâzil olmuştur. Dağlara, denizlere, gökyüzüne dikkatimiz çekilir. Kitap hatırlatılır. Bütün bunları görüp okuduktan sonra yine de, inkâr edenlere gökyüzünden parçalar halinde azap indirse, yine de "Bu bulut kümesidir" deyip inkâr edeceklerini bildirir. Batılın bataklığında oynayanlar, soytarı, zorba zalimlerin âhiret azabından önce de azap görebilecekleri hatırlatılır. 49 âyettir Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adı ile 1 And olsun Tûr (dağın)'a 2 Yazılan kitaba, 3 Neşredilmiş sahife içinde. 4Ma'mur eve, 5Yüksek tavana (gökyüzüne), 6Kaynayan denize (yemin olsun ki), 7 Rabbinin azabı mutlaka olacaktır. 8 Onu engelleyecek hiçbir şey yoktur. 9 O gün gökyüzü sarsıldıkça sarsılır. 10 Dağlar yürüdükçe yürür, 11 (Dini) yalanlayanların o gün vay haline, 12 Ki onlar, (batılın) bataklığında oynuyorlar. 13 O gün, Cehennem ateşine itildikçe itilecektir. 14 “İşte yalanladığınız ateş budur” (denilecek). 15 “Bu bir sihir midir, yoksa siz görmüyor musunuz?” 16 (O ateşe) yaslanın. İster dayanın, ister dayanmayın. Sizin için aynıdır. Siz ancak yaptıklarınıza göre cezalandırılacaksınız. 17 Mûttakiler, Cennetler ve nimetler içindedirler. 18 Rablerinin kendilerine verdiği ile sevinçlidirler. Rableri onları Cehennem azabından korumuştur. 19 (Dünyada) yaptıklarınızın karşılığı olarak afiyetle yiyin, için. 20 Dizilmiş koltuklara yaslanmış olarak (yeyin–için) onları güzel gözlü eşlerle evlendireceğiz. 21 İman edenler ve imanla kendilerine uyan zürriyetlerine gelince, zürriyetlerini kendilerine katarız. Amellerinden hiç bir şeyi eksiltmeyiz. Herkes kazandığının karşılığında rehindir. 22 (Cennette) onlara meyve ve etten, canlarının çektiğinden bolca veririz. 23 Birbirlerine kadehler sunacaklar. Onda saçmalama ve günaha sokma yoktur. 24 Sedefinde saklı inciler gibi hizmetçiler, onların (hizmeti için) etrafında dönüp duracak. 25 Birbirlerine dönerek sorarlar. 26 “Bundan önce (dünyada iken) biz ailemiz hakkında (Allah'ın azabından) korkuyorduk” derler. 27 Allah bize lütfetti de zehirli azaptan korudu. 28 Bundan önce biz ona dua ediyorduk. Şüphesiz O, çok iyilik sahibi, çok merhamet sahibidir. 29 Sen nasihat et. Sen, Rabbinin nimetiyle kahin değilsin, deli de değilsin. 30 Yoksa “O bir şairdir. Biz ona zamanın şüphesini/belasını (ölümünü) bekliyoruz” mu diyorlar? 31 De ki: “Bekleyin ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.” 32 Yoksa onlara bunu (şair, kahin, deli gibi çelişkili sözleri) akılları mı emrediyor? Yoksa onlar azgın bir toplum mudurlar? 33 Yoksa onu (Kur'ân'ı) kendisi uydurup söyledi mi diyorlar? Hayır, onlar iman etmezler. 34 Eğer doğru söylüyorlarsa haydi onun (Kur'ân'ın) benzeri bir söz getirsinler. 35 Yoksa onlar hiç bir şey olmadan (yaratıcısız) mı yaratıldılar? Yoksa yaratan onların kendisi mi? 36 Yoksa gökleri ve yeri onlar mı yarattı? Hayır onlar kesin inanmıyorlar. 37 Yoksa Rabbinin hazineleri onların yanında mı? Yoksa onlar, (Milletin kaderini belirleyen) baskıcı soytarılar mı? 38 Yoksa onların merdiveni var da oradan (vahyi) dinliyorlar mı? Öyle ise dinleyicileri açık bir delil getirsin. 39 Yoksa (istemediğiniz) kızlar onun (Allah'ın) da, oğullar sizin mi? 40 Yoksa sen onlardan ücret istiyorsun da, onlar borç nedeniyle ağır yük altındalar mı? 41 Yoksa ğayb onların yanında da (gayba ait şeyleri) onlar mı yazıyorlar? 42 Yoksa (sana) tuzak mı kurmak istiyorlar? Fakat bu kâfirlerin kendisi tuzağa düşecektir. 43 Yoksa onların Allah'tan başka ilâhı mı var? Onların ortak koştuğundan Allah'ı tenzih ederim. 44 Gökyüzünden bir parça düşerken görseler,“üst üste yığılmış buluttur” diyecekler. 45 Artık çarpılacakları (kıyamet) günlerine kadar onları bırak. 46 O gün tuzakları onlara fayda vermeyece