Sevgili Ahbab-ı Literatür dinleyicileri, sizlere bir duyurumuz var! Yeni podcast serisi Müzler’de Ahbab-ı Literatür’den tanıdığınız Berna Ece Gündüz ve fantastik yakın arkadaşı Ada Ayman, diziler, filmler, kitaplar, oyunlar, çizgi romanlar ve çok daha fazlasından oluşan bir evrene doğru yola çıktılar. Castle Media kataloğundan ve podcast bayinizden ısrarla isteyiniz. Mesela buradan dinleyebilirsiniz: https://spoti.fi/3L0itts Ya da buradan: https://apple.co/3QYLc62 

Sezon finali yapacaksak böyle yapalım dedik, hem en sevdiğiniz ve istediğiniz konuyu ele aldık hem de bomba gibi bir konuk getirdik! “Yerdeniz Büyücüsü” uzmanı Mert Günhan’ın üstün yorumlarıyla, hasta Andaç’ın sessizliğiyle ve heyecanlı Berna’nın sorularıyla geçen dopdolu bir bölüm! Sosyal medyadan Yerdeniz ile ilgili sorularını yönelten herkese de teşekkürler! Yeni sezonda görüşmek üzere, sizi özleyeceğiz. / Editing: Emre Ceylan

Ekim’in son günleri bizler için Cumhuriyet Bayramı demekken, yabancılar için de Cadılar Bayramı demek. Her ikisini de kutladığımız ve üstüne bir de Charlotte Perkins Gilman’ın “Sarı Duvar Kâğıdı” isimli eserini tartıştığımız bu bölümde sizleri bir de sürpriz bekliyor! Türk korku yazarlarının hası Mehmet Berk Yaltırık, bizi kırmayıp bu bölüme özel kısa bir korku hikâyesi seslendirdi. Kendisine kucak dolusu sevgilerimizi iletirken, sizlere de öyküyü yalnız dinlememenizi tavsiye ederiz. Böö! /...

YouTube’daki “B*k Gibi Book Reviews” serisiyle tanınan ve Bırtcast adında bir de podcast serisi olan sevgili Kazıklı Maria bu haftaki konuğumuz! Kendisiyle “kötü edebiyat” kavramını, bunları okuyanları ve çok daha fazlasını konuştuk! Biz dakikaların nasıl geçtiğini anlamadık, fazlasıyla eğlendik ve ciddi konularda yüzdük durduk. Bakalım siz ne düşüneceksiniz... / Editing: Emre Ceylan

Berna, Andaç’ın okumakta olduğu “Mozart ve Deyyuslar” kitabını (Anthony Burgess) görüyor, okumaya çalışıyor, anlayamıyor ve pes edip yarıda bırakıyor. Bölümde ise Andaç’ın lokum anlatımıyla ahbaplarımız kitabı yorumluyor. / Editing: Emre Ceylan

Teknik aksaklıklar sebebiyle verdiğimiz aranın sonrasında yeniden beraberiz! Döner dönmez kitap piyasasındaki pahalılığı konuşalım dedik. Malum, her geçen gün daha da pahalılaştığı için alamadığımız her bir kitabın yarası kalbimizde büyüyor... / Editing: Emre Ceylan

Dumanı üstünde üçüncü kitabı Karanlığın Şahidesi’yle, bu haftaki konuğumuz Mehmet Berk Yaltırık! Kendisiyle korku edebiyatını enine boyuna konuşup, folklor kavramıyla ilişkisinden ve Türk edebiyatındaki öneminden bahsettik. / Editing: Emre Ceylan

İki koyu Fenerbahçeli ve edebiyat tutkunu bir araya gelirse ne olur? Tabii ki futbol edebiyatı konuşulur! Sevgili konuğumuz Murat S. Dural’ın şahane yorumlarıyla birlikte, Andaç’ın inanılmaz sorularının domine ettiği ve Berna’nın da uslu uslu dinlediği futbol edebiyatı bölümümüz yayında! / Editing: Emre Ceylan

Önce kendi kültürümüzü bilmek gerek, değil mi? O yüzden bu hafta hiçbir masraftan kaçınmadık ve Bartu Bölükbaşı’nı konuk aldık! Yakın zamanda ön satışa çıkan “Türk Mitolojisi Atlası” ile tanıyacağınız Bartu’yla beraber çok klas bir bölüm kaydettik valla. Türk mitolojisinin en derinlerine, neden ve ne zaman sorularına kadar indik. Bölümü dinlerken "As bayrakları!!!" diye sıkça bağıracağınızdan eminiz. / Editing: Emre Ceylan Türk Mitolojisi Atlası’na göz atmak için: https://bit.ly/3Sw8EWB

Siz istediniz, biz konuştuk! Çağdaş Türk edebiyatı bu haftaki konumuzdu. İhsan Oktay Anar’dan Murat Gülsoy’a kadar uzanan, seçmece yaptığımız birtakım yazarları konuştuğumuz bu bölümümüzde bir de yeni sürprizimiz var sizlere. Evet, sonunda jingle’ımız var!!! Her bir dinleme, hayırlı olsun demektir. Hadi eyvallah. / Editing: Emre Ceylan

Kitaplığı düzenlemek bir sanattır! Rengine göre, alfabe sırasına göre, boyuna göre, yazarına göre, yayınevine göre... Bunların hepsi ve daha fazlası bir seçenek. Biz ahbaplar olarak anlattık nasıl düzenlediğimizi, bakalım siz de kendinizden bir parça bulabilecek misiniz bizim stillerimizde, merak ediyoruz. Sakinleşin ve kütüphanenizi baştan düzenleme dürtüsüne hakim olun. / Editing: Emre Ceylan

İşte o bölüm, bu bölüm! Sonunda söylüyoruz: Almanlar bizi kıskanıyor! Podcast’imizin en büyük hayranı olan Almanlar için genel olarak edebiyatlarının özetini geçelim, yanaklarından makas almış olalım dedik. Bizce iyi ettik. Dışarıdan bakınca “Kim var ki Alman edebiyatında?” diyeceğiniz ama bir dinleyince aslında çok fazla sanatçının olduğunu göreceğiniz bir edebiyat bu, aman dikkat! / Editing: Emre Ceylan BAHSİ GEÇEN ESERLER: Wolfram von Eschenbach – Parsifal Johannes von Tepl – Bohemyalı...

Gözlerinizi kapatın ve hayal edin. Ay dur, gözlerinizi kapatmayın vazgeçtik, kalan açıklamayı okuyamazsınız. Siz sadece hayal edin: Denizin foşur foşur sesi var, kulaklarınızı gıdıklıyor; hafif bir rüzgar esiyor böyle, bin beş yüz derecelik havaya rağmen biraz iyi geliyor falan. Ettiniz mi hayal? Heh, şimdi bir de üzerine bastığınızda ayağınızı cehennem aleviyle yakan bir kum olduğunu da düşünün. Muhtemelen gölgede bile terlediğiniz bir deniz tatilinde, elinizde güzel ve kafa yakmayan bir...

TSUNDOKU! Japonca ismini söylediğimizde daha havalı olduğunu düşündüğümüz ama aslında tam bir kaknem rahatsızlık olan “kitap biriktirme” olayını konuştuk ha. Ne kadar bağımlıyız diye yarıştık bir bakıma. Yer misin, yemez misin... Andaç sağdan, Berna soldan, hoop fena vurduk. Sonuç olarak ikimiz de manyak çıktık. Tsundoku falan bunlar hep elit elit işler. / Editing: Emre Ceylan

Daha önce farklı bir eser için konuştuğumuz ama bu sefer çok daha hassas bir tarafta olması sebebiyle yeniden konuşmaya değer bulduğumuz bir konu ile geldik: Muzır neşriyat. Günışığı Kitaplığı’nın geçtiğimiz hafta yayınladığı yazı üzerine ortaya çıkan ve Çıtır Çıtır Felsefe serisinin çocuklar için uygun olmadığı gerekçesiyle sansürlenmesi meselesini ele aldık. / Editing: Emre Ceylan

Bruno Henrique’nin Fenerbahçe’ye transfer olamayışından ve istediklerimizi doğru zamanda elde edemeyişimizden bahsederek başladığımız sohbet, Assassin’s Creed: Origins’e ve oryantalizme bağlanıyor. Oryantalizmin ne olduğu, neden ve nasıl ortaya çıktığı, bir eseri nelerin oryantalist yaptığı ve farklı sanat disiplinlerinde oryantalizm temsilleri, Ahbab-ı Literatür’ün bu bölümünde Andaç ve Berna tarafından ufak ufak incelendi. Başlıktaki şakaya biz de çok güldük bu arada, Andaç’ın şakası o. /...

Sivri zekanın, ince esprilerin, süslü sözlerin ustası Oscar Wilde bu hafta odaklandığımız isim! Kendisinin trajik hayatını ve sanat için yaptığı sanatını konuştuk. Tarihin ilk marjinallerinden biri olan Wilde’ı buradan güzellikle anmış olalım. / Editing: Emre Ceylan Bahsi geçen eserleri: Dorian Gray'in Portresi The Importance of Being Earnest The Critic as Artist Mutlu Prens De Profundis

Kelimelerin gücü adına! Bu bölümde “edebiyat” ve “literature” kelimelerinin internetteki farklı anlamları üzerine konuştuk. Google’da edebiyat yazınca neden öyle, literature yazınca neden böyle sonuçlar çıkıyor sorularını ele aldık. Bakalım siz ne düşüneceksiniz, merakla bekliyoruz yorumlarınızı. / Editing: Emre Ceylan

İnanır mısınız, bu bölüm aslında sizin istekleriniz doğrultusunda gerçekleşti. Siz dediniz ki "iyi bilim kurgu iyi edebiyat mıdır, tartışın bakalım", biz de baş üstüne deyip yapıverdik böyle bir şey. Bir de 42. bölüm olmasının da değeri var tabii, sembolizm ve referans falan kastık. Çokomelli oldu. / Editing: Emre Ceylan BAHSİ GEÇEN KİTAPLAR: Somnium - Johannes Kepler Yeni Atlantis - Francis Bacon Blazing World - Margaret Cavendish Güliver'in Gezileri - Jonathan Swift Dr. Jekyll ve Mr. Hyde...

Kırk bir kere maşallah diyeceğimiz, enerjik ve neşe dolu geri dönüşümüzle açtığımız üçüncü sezonumuz vatana millete hayırlı uğurlu olsun! Artık podcast’imiz Castle Media çatısı altında ve bundan dolayı mutluluk doluyuz! Hazır yepyeni bir evimiz varken sizlerle güzel ve zevkli, bir o kadar da katılabileceğiniz bir konuyu ele alalım dedik. Sevdiğimiz roman karakterlerini bir bir sıraladık ve en sonunda sizlerin de Castle Media sosyal medya hesaplarından oy verebilmeniz için dört şıkka kadar...

SE ZON Fİ NA Lİ! Çok ufak bir ara vermek adına ikinci sezonu sonlandırıyoruz sevgili dinleyenler. Bunun şerefine de ismimize yaraşır bir bölüm kaydettik sizlere. Birbirimize hiç bilmediğimiz kitapları önerdik ve neymiş, ne değilmiş anlattık. Andaç'ın önerisi Yekta Kopan'dan Sıradan Bir Gün, Berna'nın önerisi ise Carol Shields'dan İyilik. Hadi gençsiniz, alın cebinize koyun, lazım olur.

"Soğuk bir aralık günüydü. Paltomun cebinde kalan son iki rublem ile kendime bir rom almış ve St. Petersburg'dan Moskova'ya giden bir trene binmiştim. Alkolik olduğum gerçeğini kabullensem de bir şey yapmıyordum, çünkü o son iki ruble ile o alkol alınacaktı arkadaş..." Rus edebiyatının kasvetli ve soğuk klasik edebiyatından bahsettik bu bölümde. Biraz önyargı yıkalım, biraz da tarihi gerçekliklerini konuşalım derken yine koca bir bölüm olmuş. Ulan ne anasının gözüyüz biz ya...

Depresyonda mısınız? Ay çıkın oradan! Motivasyonunuz mu yok? Hadi göreyim sizi, siz yaparsınız, siz ne anasının gözüsünüz var ya! Şimdi kalkın ve yanınızdakine sarılın! Evet, evet! Kalkıp zıplayın! Açın kollarınızı ve- İZNİNİZLE BİR SANİYE GÜLÜYORUZ! HAHAHA! Bu cümleleri kuran tüm "kişisel gelişim" başlığı altında yayımlanmış matbulardan uzak durun diye size bir bölüm kaydettik. Hatta en güzel kişisel gelişim serisi için de YouTube'dan sevgili Ceren Sungur'un Tarih Obası kanalındaki "Öz...

Soseki'den Ishiguro'ya, Hamao'dan Abe'ye Japon edebiyatını konuştuğumuz bölümümüze hoş geldiniz! Japonların kültürel yapısıyla başlayan, kolektif hafızalarının vukuatı olan ve günümüzde de büyük bir etkiyle devam eden edebiyatını bu sefer Andaç uzun uzun anlattı. Doğu edebiyatının en başlıcalarından olan Japon kitaplarından bahsettiğimiz liste de şöyle: Başkasının Yüzü - Kobo Abe Virane Harita - Kobo Abe Koşmasaydım Yazamazdım - Haruki Murakami Doğum Günü Kızı - Haruki Murakami Sputnik...