ZAKİRİN-30-1-CEVŞEN-ÜL KEBİR (AR ve TR Açıklamalı)-1
Listen now
Description
Bediüzzaman Hz.de neşrettirdiği Cevşenü'l-Kebir münacatının başında yazdığı kısa bir takdim yazısında, Cevşen'in senedi hakkında şunları söylemiştir:"Hz. Peygamber'e Cebrail'in vahiy ile getirdiği ve 'Zırhı çıkar bunu oku.' dediği, gayet yüksek ve çok kıymettar bir münacat-ı peygamberi'dir ki İmam Zeynelabidin (r.a)'den tevatürle rivayet edilmiştir." Üstad "binbir esma-i ilahiyi havi" "Kur'an'ın hakiki ve tam bir nevi münacaatı ve Kur'an'dan çıkan bir çeşit hülasası olan Cevşen-i Kebiri her gün okumuş,  bu adetini hayatı boyunca terketmemiştir: "Bin bir esma-i ilahiyyeye sarihan ve işareten bakan ve bir cihette Kur'an'dan çıkan bir harika münacat olan ve marifetullahta terakki eden bütün ariflerin münacatlarının fevkinde bulunan ve bir gazvede 'Zırhı çıkar bu Cevşen'i oku' diye Cebrail'in vahiy olarak getirdiği Cevşenü'l-Kebir münacatı içindeki hakikatler ve tam tamına Rabbine karşı  tavsifler, Hz. Muhammed'in (asm) risaletine ve hakkaniyetine şehadet eder." Cevşen'de 250-251 adet Allah in esmasi ve 750 adet sıfatı ile birlikte 1001 esma-ul Hüsna ve sifat-ul ulya  yer almaktadir. Nitekim Cevşen 'in sonunda bulunan duada yer alan "Allah'ım, senin o çok kıymetli ve şerefli isimlerin ile, o pek haşmetli ve incelik dolu sıfatların hakkı için istiyor ve sana yalvarıyorum" mealindeki ifadeden bunu anlamak mümkündür. Cevşen duası yüz (100)  (bölümden) meydana gelmiştir. Her bolumde on isme yer verilmektedir. Münacatta her 10 esmadan sonra tekrarlanan ve ateşten kurtulma dileğini ihtiva eden 100 defa tekrarlanan [Subhaneke ya la ilahe illa ente el-Eman, el-Eman ...dedikten sonra  30 adet "hallisna" 30 defa "ecirna" 30 defa "neccina" tekrar 10 defa "hallisna" şeklinde ifade edilmektedir. "Kur'an'ın hakikî ve tam bir nevi münacatı ve Kur'an'dan çıkan bir çeşit hulasası olan Cevşenü'l-Kebir namındaki münacat-ı Peygamberi'de (asm) yüz defa "Subhaneke ya la ilahe illa ente el-Eman el-Eman hallisna ve ecirna ve neccina mine' n-nar" cümlesinin tekrarında tevhid gibi kainatça en büyük hakikat ve mahlukatın rububiyete karşı tesbih ve tahmid ve takdis gibi üç muazzam vazifesinden en ehemmiyetli bir vazifesi ve şekavet-i ebediyeden kurtulmak gibi nev'i insanın en dehşetli meselesi ve ubudiyet ve acz-i beşerin en lüzumlu neticesi bulunması cihetiyle binler defa tekrar edilse yine azdır." "Düşmanlarımın maddi-manevi zehirlerine karşı Cevşen ve Evrad-ı Kudsiye-i Şah-ı Nakşibend beni ölüm tehlikesinden, belki yirmi defa kudsiyetleriyle kurtardılar." demiştir. Cevşen hâlisâne yapılmış bir duadır. Onun hangi cümle ve kelimesi ele alınırsa alınsın, damla damla ihlâs ve samimiyet yüklü dua takattur eder. Cevşen baştan sona peygamberane ifadelerle bezeli bir edaya sahiptir İmam Gazzâlî gibi bir allâme, Gümüşhanevî gibi bir büyük veli ve Bediüzzaman gibi bir sahibkırân, Cevşen'i kabullenip onu vird edinmişlerdir. Hatta İmam Gazzâlî ona bir şerh yazmıştır. Cevşen'in me'hazindeki kuvvet ve kudsiyete ait başka hiçbir delil ve burhan olmasa, sadece isimlerini verdiğimiz büyüklerin bu kabullenişleri ve yüzbinlerce insanın Cevşen'e gönülden bağlanıp değer atfetmeleri, Cevşen in makbuliyeyine deliller olsa gerek. Bediüzzaman Hz nin talebelerinden İbrahim Hulusi Yahyagil diyorduki ,"Üstadım Bediüzzaman Hazretleri, dualarında "ecirna min'e-nnar" ifadesini kullanırken, 'nar' kelimesini dört elif miktarı uzatır ve her bir uzatmanın ayrı bir ateşe işaret ettiğini söylerdi. Bu dört ateşi ise: dünya ateşi, berzah (kabir) ateşi, kıyamet günü ateşi ve cehennem ateşi olarak değerlendiriyordu." Bizde bu tavsiyeye binaen TR açıklamalarında bu usule göre okuduk. Allah'tan, Cevşen hürmetine, bizi Cevşen sahibinin şefaatine mazh
More Episodes
Duâ bir ubûdiyettir; ubûdiyet ise, semerâtı uhreviyedir. Dünyevî maksadlar ise, o nevi duâ ve ibâdetin vakitleridir; o maksadlar, gàyeleri değil. Beliyyelerin istilâsı ve muzır şeylerin tasallutu, bâzı duâların evkàt-ı mahsusalarıdır ki, insan o vakitlerde aczini anlar; duâ ile, niyaz ile Kadîr-i...
Published 04/12/20
Published 04/12/20
·"Ayetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haramdan alıp, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O herşeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.” İsrâ Sûresi, 17:1. · Recep ayının 27....
Published 03/22/20